Demir Dışı Metaller
Bakır: Özellikleri ve Kullanım Alanları
Bir kimyasal element olarak bakır, periyodik tabloda Cu sembolü ile temsil edilir ve atom numarası 29’dur. Bir metal olarak sünek ve dövülebilirdir ve yüksek termal ve elektrik iletkenliği nedeniyle değerlidir.
Bakır doğal olarak bulunur, ancak en büyük kaynağı kalkopirit ve bornit gibi minerallerdedir ve onu kırmızımsı altın renginden kolayca tanıyabilirsiniz. Ayrıca bu mineral yıldızlar tarafından da üretilir ve gezegenimizin kabuğunda da bulunabilir. Bulunan en büyük bakır kütlesi 420 ton ağırlığındaydı.
Bu element, insan ve hayvan anatomisinin de önemli bir parçasıdır. İnsanlarda bu element, tipik olarak karaciğerde, kaslarda ve kemiklerde bulunur ve kilogram ağırlık başına 1.4 mg ve 2.1 mg değeri normal parametreler dahilindedir.
Tarihine Dair Genel Bir Bakış
Bu metalin adı, “Kıbrıs’tan gelen metal” anlamına gelen Latince ‘Cyprium aes’ kelimesinden türetilen Eski İngilizce “coper” kelimesinden gelir. Bu metal, dünyanın en eski uygarlıklarından bazıları tarafından bilindiği gibi, tarih öncesi zamanlara kadar uzanabilir. Nispeten saf formlarda bulunabildiğinden, insanlar tarafından işlenen ilk metal olduğuna (en erken kullanımı MÖ 9000 civarında) inanılıyor. Bu durum, bu metalin mutlaka bir cevherden çıkarılması gerekmediği anlamına geliyor.
Tarihsel olarak bu element, azurit ve malakit gibi minerallere mavi veya yeşil renkler kattığı bilindiği için pigment olarak da kullanılmıştır. Bu metal, cevherinden ilk eritilen (MÖ 5000 civarında), bir kalıba dökülen (MÖ 4000 civarında) ve ilk kalay ile alaşım yapılarak bronz (MÖ 3500 civarında) elde edilen ilk metaldi.
Özellikleri Nelerdir?
Bu metal, onu modern metalurji için gerekli kılan ve çeşitli endüstriler ve sektörlerde çok faydalı kılan zengin özellikler sunar.
Metalin ve alaşımlarının en çok aranan özelliklerinden bazıları şunlardır:
- Patina: korozyon nedeniyle metal yüzeyinde oluşan yeşil bir bakır sülfat tabakası olan patina koruyucudur ve metalin daha fazla bozulmasını engeller.
- Korozyon Direnci: Bakır korozyona karşı oldukça dirençlidir ve bakır alaşımları binlerce yıl gömülü kaldıktan sonra mükemmele yakın durumda bulunmuştur.
- Dövülebilirlik ve Süneklik: Bu metal ile çalışmak, özellikle imalat ve birleştirme söz konusu olduğunda kolaydır.
- Anti-bakteriyel: Bakır bileşikleri, bakteriyostatik ajanlar, mantar öldürücüler ve ayrıca ahşap koruyucular olarak kullanılmıştır. Bu metalin hijyenik özellikleri, E-coli, lejyonella ve MRSA gibi bakterilerin büyümesini yavaşlatmaya yarar.
- Mukavemet: Bakırın en büyük mekanik özelliklerinden biri mukavemettir. Bakır sert bir metaldir ve alaşımları da belli bir derecenin altındaki sıcaklıklara maruz kaldığında kırılmadığı veya kırılgan hale gelmediği için dayanıklı bir metaldir.
- Anti Manyetik: Bu harika metal, örneğin askeri uygulamalar için anti manyetik özelliği ile avantajlı olan, demir içermeyen bir metaldir.
- Alaşımı Kolay: Bu harika metali bu kadar aranan bir metal yapan bir başka özellik, çinko, kalay ve nikel gibi diğer metallerle kolayca alaşım yapabilmesidir.
- İletkenlik: Bu metal harika bir elektriksel ve termal iletkendir, bu nedenle genellikle elektrik kabloları için kullanılır.
Bakır Nerelerde Kullanılır?
Bu metalin çok çeşitli uygulamaları vardır. Bu metal ısıyı ve elektriği son derece iyi ilettiği için kablolama, konektörler ve motorlar gibi elektrikli ekipmanlarda kullanılır. Bu metal ayrıca inşaatta (örneğin sıhhi tesisatta) ve endüstriyel makinelerde sıklıkla kullanılır. Ayrıca tekne pervanelerinde, tencere altlarında, su depolarında, yerden ısıtmada, araba radyatörlerinde, TV setlerinde, bilgisayarlarda ve çok daha fazlasında bulunabilir.
Bakır ve alaşımlarının antibakteriyel özellikleri, onları gıda hazırlama, sıhhi tesisat sistemleri, kapı kolları ve hastaneler için inanılmaz derecede faydalı kılar. Bakır sülfat, tarımda bir zehir ve su arıtımında bir algisit olarak bulunabilir. Bakır, pirinç veya bronz ayrıca mücevher, heykel ve bina parçaları (çatı kaplaması gibi) gibi süslemeler için de kullanılabilir.
Bakırın Geri Dönüşümü
Çevre için üzerimize düşeni yapmamız gerektiğine kesinlikle inanıyoruz ve bu metal geri dönüşümü için de geçerli. Sonuçta, örneğin maden olarak çıkarmamız, rafine etmemiz veya üretmemiz gerekmiyorsa, çevresel etki azalacaktır. Ayrıca bu metalin en güzel yanlarından biri, kalite ve performans kaybı olmadan geri dönüştürülebilmesi, yani başka kullanımlara kolayca uygulanabilmesidir.
Avrupa’da kullanılan bakırın %41,5’inin geri dönüşümden geldiği ifade ediliyor ve bu metale yönelik küresel talebin her zamankinden daha yüksek olduğu düşünüldüğünde bu iyi bir haber.
Ürünlerimiz hakkında daha fazla bilgi almak için teklif talebinde bulunabilir ya da bizimle iletişime geçebilirsiniz!
Ürün Yelpazemize Göz Atın!